Çengelköy
Çengelköy’ün Bizans Döneminde dini merkez niteliği ağır basan bir yerleşim yeri olduğu bilinir. Justinien, Aziz Mikhael, Aziz Theosyus adlarına kiliseler yaptırmıştır. 18.yüzyılda da buradaki Aya Yorgi Kilisesi’nin tamir edildiği bilinmektedir.
Osmanlı hükümdarları için en gözde sayfiye ve av yerlerinden olan semte, Osmanlı döneminde gemi çapaları burada yapıldığı için Çengelköy denildiği bilinir. Evliya Çelebi’ye göre 17.yüzyılda, Çengelköy’de muhteşem bir saray ve hasbahçenin yanında mescit, bostancı odaları, padişahın savaşta ve avda kullandığı köpeklerinin yetiştirilip bakıldığı samsonhane vardı. Bu dönemde nüfusun büyük çoğunluğunu Rumlar oluşturmaktaydı. 18.yüzyıl sonlarına doğru hızla yerleşmeye başlayan Osmanlı Ermenileri 19.yüzyıl başlarında azalır. Yabancı uyruklu ailelerin yerini Türk-Osmanlı aileler almaya başlar.
Çengelköy, 17.yüzyıldan itibaren başta sadrazam ve padişahların olmak üzere, Boğaz’ın bu eşsiz değerini fark eden dönemin sanatçılarının da en gözde yerlerinden olur.